Biyoteknoloji teriminin tanımına değiniyor, biyoteknoloji hakkında bilgiler veriyoruz. İşte detaylar…

İlk olarak 1919 yılında Hırvat mühendis Karl Ereky tarafından ortaya atılan biyoteknoloji terimi, son yıllarda popülerleşen kavramlardan biridir ancak aslında yüzyıllardır kullanılmakta olan bir tekniktir. Mesela Mısırlılar bundan binlerce yıl önce ekmek üretimi ve şarap üretiminde fermantasyon tekniğini kullanıyordu. Yine de biyoteknoloji için en önemli aşamanın 19. Yüzyılın sonlarında kaydedildiğini söyleyebiliriz. Bu kapsamda Mendel tarafından genetik üzerinde yapılan çalışmalarda başarı sağlandı ve Koch, Pasteur ve Lister tarafından mikrobiyal proseslerin araştırılması için enstitüler hayata geçirildi. 20. Yüzyılın başlarında ziraat uzmanı olan Henry Wallace, tohumlara daha çok verim sağlayabilmek için melezleme prensibini kullandı.

İnsan yaşamının kalitesini yükseltebilmek amacıyla üretilen sistem ve ürünlerde biyolojik proseslerin kullanılması olarak açıklanabilecek olan biyoteknoloji, Roma mitolojisinden gelen Janus-faced yani ikiyüzlü olarak ifade ediliyor. Bunun nedeni bu teknik ile DNA’yla oynama yapılarak genlerin bir organizmadan diğerine aktarılması mümkün olurken aynı zamanda risk analizi yapılmamış ürünlerin ortaya çıkmasına sebep olmasıdır.

Şu an biyoteknolojik metotlar kapsamında gerek ilaç gerek diğer alanlarda üretilen pek çok protein bulunmakta olup, insülin de bunlar arasında son derece yaygın olandır. Diyabet hastalarında insülin hormonunun üretilememesi nedeniyle 1920’li yıllarda inek ve domuz pankreasından izole edilen insülin ortaya çıktı ancak hayvan kaynaklı olması nedeniyle farklı alternatif arayışlarına yönelindi ve 1978 yılında California Üniversitesi’nde Herbert Boyer’in yaptığı çalışmalar sonuç vererek insan insülinin geninin sentetik bir versiyonu ortaya çıkarılarak Escherichia Coli bakterisine yerleştirilip saflaştırıldı ve diyabet hastalarına o şekilde uygulanmaya başlandı.

DNA’nın hücre içinde başkalaştırılması yani gen terapisi hastalığın tedavisi amacıyla DNA’nın hücre içinde başkalaştırılması olup, bunun haricinde PCR biyoteknolojik test yöntemi olarak kullanılıyor ve çeşitli enfeksiyonların tespit edilebilmesini amaçlıyor.

(Visited 44 times, 1 visits today)